Kadıköy Lifemed Tıp Merkezi
ONLINE GÖRÜŞME
Whatsapp

Biyopsi


Biyopsi Hakkında Bilmeniz Gerekenler


Biyopsi Nedir? Hastalıkların teşhis edilmesi için hastalıklı dokudan parça alınmasıdır. Alınan parça özel sıvılarda patolojiye gönderilir. Patolog özel işlemlerden geçirdikten sonra dokuları mikroskopta değerlendirerek tanı koyar.

Kaç Tür Biyopsi Vardır?
 
Birçok şekilde biyopsi yapılır. Bunlar sırasıyla;
İnce iğne aspirasyon biyopsisi; hücresel düzeyde örnekleme yapılır ve sıklıkla tiroit dokusunda kullanılır. 
Tru-cut ya da kalın iğne biyopsisi; doku örneklemesi yapılır. Birçok biyopsi meme, karaciğer, böbrek, lenf nodu, pankreas, yumuşak doku ve prostat biyopsi bu teknikle uygulanır. 
Vakum biyopsi; özellikle memede uygulanır. Mamografi incelemesinde kötü huylu şüphesi uyandıran noktasal kireçlenmelerin teşhis edilmesi için yine aynı cihazda uygulanır. Alınan parçanın mamografi ile kontrolü yapılarak kireçlenmenin (kalsifikasyon) çıkarıldığından emin olunur. 
Punch biyopsi; endoskopi, kolonoskopi ya da bronkoskopi ile eşliğinde yapılır. Safra yolları biyopsileri de punch biyopsi ile uygulanır. 
Eksizyonel biyopsi; cerrahi olarak tüm hastalıklı dokunun çıkarılmasıdır. Cilt kanserlerinde ve bazen dalak kitlelerinde kullanılır.  
 
Biyopsi Nasıl Yapılır?
 
Biyopsi girişimsel radyoloji bölümlerinde görüntüleme yöntemleri eşliğinde yapılır. Hastalık saptanan dokuyu en iyi görüntüleyen yöntem tercih edilerek işlem uygulanır. Tiroit, boyun, lenf nodu, meme, karaciğer, böbrek ve pankreas biyopsilerinde ultrasonografi kullanılırken, akciğer ve kemik biyopsilerinde bilgisayarlı tomografi ve prostat biyopsilerinde manyetik rezonans görüntüleme ile transrektal ultrasonografi birlikte kullanılır. 

 
Biyopsi Hazırlığı Nasıl Yapılır?
 
Hastanın kullandığı ilaçlar biyopsi öncesi sorgulanmalıdır. Özellikle kan sulandırıcı ilaçlar kanama riskini artırdığı için tru-cut ya da kalın iğne biyopsisi yapılacak hastalarda 4-5 gün öncesinden kesilmelidir. Tiroit biyopsisinde ince iğne kullanıldığı için ilaçların kesilmesine gerek yoktur. 
 
Biyopsi öncesi bazı kan testlerinin yapılması gerekir. Rutinde hemogram, PT, PTT testleri yeterlidir. İşlemde sedoanaljezi ilaçları kullanılacağı için en az 4 saatlik açlık ve susuzluk hali işlemden önce gereklidir. Kalın biyopsiden sonra hastanın genel olarak 4-6 saat izlenmesi gerektiği de işlemden önce hastaya bildirilmelidir. 
 
Ünitemizde Hangi Biyopsiler Yapılmaktadır?
 
Tiroit, paratiroit ve tükrük bezleri biyopsileri ultrasonografi eşliğinde ince iğne aspirasyonu ile yapılır.
Meme biyopsisi 14-16G gibi diğer tru-cut biyopsilere göre daha kalın iğnelerle ultrasonografi eşliğinde yapılır. Meme biyopsisine ilave olarak bazı hastalarda aynı anda koltuk altı lenf nodu biyopsisi de uygulanır. 
Akciğer biyopsisi bilgisayarlı tomografi eşliğinde kalın iğne ile uygulanır. Bu işlemde hastanın nefes kontrolü yapması yararlı olur. Hava kaçağını önleyici önlemler de alınmalıdır. 
Karaciğer biyopsisi ultrasonografi eşliğinde yapılır. En kısa ve güvenli yoldan lezyona ulaşmak için hastaya pozisyon verilir ve nefes tutması istenir.  
Pankreas biyopsisi de lezyonun yerleşimine göre ultrasonografi ya da bilgisayarlı tomografi eşliğinde uygulanabilir. Hastalıklı doku diğer adıyla lezyonun boyutuna yerleşimine göre kalın ya da ince iğne biyopsisi yapılabilir. 

Dalak biyopsisi de ultrasonografi eşliğinde ve derin nefes tutularak yapılabilir. Kanama riskine karşın ilave önlem alınmalıdır. 
Böbrek biyopsisi belki de kanama riski en yüksek biyopsilerden biridir. Hasta yüz üstü yatar ve karın altına destek konularak böbreklerin daha görünür hale gelmesi sağlanır. İşlemden sonra en az 6 saat takip edilir, hasta taburcu edilmeden önce ultrasonografi ve hemogram kontrolü yapılır, idrar rengine de bakılır. 
Karın içi, yumuşak doku ya da pelvik kitlelerden yerleşimine göre ultrasonografi ya da bilgisayarlı tomografi eşliğinde kalın iğne biyopsisi yapılır. Bağırsak geçilmeden lezyona ulaşılabilecek en güvenilir yol bulunmalı, hastaya pozisyon verilerek, sıvı enjeksiyonları yapılarak bu sağlanmalıdır. 
Prostat biyopsisi uzun yıllar makattan girilerek (transrektal) yoldan yapılırken günümüzde alternatif olarak transperineal yolda geliştirilmiştir. Transrektal yoldan yapılan biyopside 3 gün öncesinde diyet uygulanıp bağırsak temizliği ve işlem sabahı lavman yapılması enfeksiyon riskini azaltmak yönünden önemlidir. Transrektal yola ilave olarak MR füzyon prostat biyopsisi ya da MR eşliğinde biyopsilerde uygulanmaya başlanmıştır. Günümüzde en popüler ve güvenilir yöntem MR füzyon prostat biyopsisidir. Bu işlemde MR görüntüleri transrektal ultrasonografi görüntüleri ile birleştirilerek direkt lezyona yönelik doku alınarak tanı doğruluğu artırılabilmektedir. 
Kemik biyopsileri bilgisayarlı tomografi eşliğinde ve diğer biyopsilerden farklı olarak özel iğneler kullanılarak yapılır. Kemik çok sert bir doku olması nedeniyle lezyona ulaşmak için normal kemik dokusunu geçmek gerekebilir. Bu amaç için özel cihazlarda yararlanılır. Kemik biyopsi diğer biyopsilere göre daha ağrılı olması nedeniyle bazı hastalarda ve çocuklarda sedoanaljezi ya da anestezi eşliğinde yapılabilmektedir.

 
Biyopsi Riskleri Nelerdir?
 
Kanama riski düşük olmasına karşın riskler içinde en sık görülenlerden biridir. Özellikle böbrek biyopsilerinde bu risk önemlidir. 
Enfeksiyon steril koşullara uyulmadan yapılan biyopsilerde risk olarak ortaya çıkar. Bu risk prostat biyopsisinde yüksek olup doğru hazırlık yapılmalı, işlem öncesi antibiyotik başlanmalıdır. 
Diğer organ yaralanması, özellikle batın içi biyopsilerde bağırsak geçilmesi durumunda görülebilmektedir. 
Tümör yayılım riski son derece düşük olup biyopsiye engel bir durum değildir. Tanı konulup tedavi planlamasının yapılması çok daha önemlidir.
Akciğer biyopsilerinde akciğeri saran zarlar arasında hava kaçağının olması (pnömotoraks) vakaların %25’ inde görülmesine rağmen büyük çoğunluğu tedavi gerektirmemektedir. 
 
Biyopsi Sonrası Takip
 
İşlem sonrası takip risklerin azaltılması yönünden önemlidir. Biyopsi sonrası takip süresine uyulması, giriş yapılan yere kanama riskini azaltmak yönünden baskı yapılması, işlem günü dinlenilmesi, ağır spor yapılmaması, giriş yerinin ıslatılmaması ya da aynı gün banyo yapılmaması önemlidir. Ertesi gün bandaj çıkarılarak banyo yapılır. 
 
İşlem sonrası gelişebilecek baş dönmesi, dengesizlik, tansiyon düşüklüğü ya da halsizlik olduğunda mutlaka hastaneye başvurulmalıdır. 
 
Prof. Dr. Mutlu Cihangiroğlu
Girişimsel Radyoloji Uzmanı

Detaylı bilgi için randevu alabilir veya 444 54 33 çağrı merkezimiz ile iletişime geçebilirsiniz.

Bilgilendirme amaçlıdır.




İçeriğimiz daha önce kez değerlendirilmiş ve ortalama yıldız verilmiş.
25 Haziran 2024 Salı - 11:59

Sayfa Sonu

Daha fazla sayfa yok

Sonraki Sayfa