İnci gibi dişlerle bembeyaz bir gülümsemeye sahip olmayı herkes ister. Bazı insanlar dişlerine iyi bakmadığı için bazılarının da çocukluktan gelen sebeplerden dolayı dişleri beyaz değildir. Bu genellikle genetik nedenlere bağlı olsa da yine de diş bakımı büyük bir önem taşır.
Yapılan araştırmalar beyazlatma solüsyonunun kullanımında hiçbir zarar olmadığını göstermektedir. Yine de beyazlatma jelleri çok az da olsa hassasiyete neden olmaktadır. Hassasiyet sıcak ve soğuk değişkenleri üzerine olmakla birlikte, içinde potasyum nitrat bulunan diş macunları ile beraber kullanıldığında hassasiyet durumu oluşmamaktadır. Diş beyazlatma yöntemlerinden biri solüsyon olurken ikinci bir yöntem de diş solüsyonlarıdır. Solüsyon ve jelden farklı olarak beyazlatma şırıngaları da dişlerinizin beyazlamasına yardımcı olacaktır. Dişin sarılaşma oranına göre kullanım dozu da değişmektedir. Rengi grileşmiş dişler, beyazlık sürecinde en geç tepki veren diş rengidir.
Günümüzde lazerle diş beyazlatma da yaygın olarak tercih edilen bir uygulamadır. Dişlerinin rengi zamanla sararmış kişilere, dişin iç kısmında renk değişimi olan, doğuştan sarı renkli dişlere sahip, kanal tedavisi gibi zorlu tedaviler geçirmiş kişilere lazerle diş beyazlatma yapılmaktadır. Dişlerinde kırık, çatlak olan, kahve, çay ve sigarayı fazla tüketen, 18 yaşından küçüklere bu tedavi uygulanmamaktadır.
Dişlerin düzenli olarak temizlendiğinden emin olunduktan sonra diş etleri ve dudaklar özel koruyucular ile koruma altına alınır ve dişlere beyazlatıcı jel-toz sürülerek ışınlama işlemi başlatılır. Tedavinin ardından 24 saat süre içinde dişlerin rengine zarar verecek gıdaların tüketilmemesi önerilir.
Bilgilendirme amaçlıdır.