Göz oldukça hassas organlarımızdan biridir. Bu nedenle gelişen teknoloji sayesinde kolay tedavi edilme yöntemleri oluşturulmuş olsa da gözün sağlığına özel olarak dikkat etmek gerekmektedir. Çünkü bazı göz hastalıkları kalıcı hasarlar bırakabilmektedir ve göz hastalıklarının oldukça sık yaşandığı bilinmektedir.
Göz hastalıklarının birçok çeşidi vardır. Özellikle kırklı yaşlarda hem yakını hem de uzağı görmede sorunlar yaşanmaya başlanmaktadır. Bunun tedavisinde yaygın olarak gözlük uygulanmaktadır. Kontakt lensler de tercihe göre kullanılabilmektedirler. Gözlük dışında yaygın olmamakla beraber lazer tedavileri ve bazı cerrahi yöntemlerde uygulanmaktadır. Bazı hastalarda gözlük kullanımı ile beraber geçici düzelmeler yaşanabilmektedir.
Gözlükle ilgili sorunlar, aşırı yüksek göz tansiyonu, yabancı cisimler ve enfeksiyonlar gözde ağrıya sebep olabilmektedir. Belli bir sebep olmaksızın sinüzit, stres, yüksek tansiyon, migren gibi hastalıklar da gözlerde ağrılara yol açabilmektedir. Eğer baş ağrısı da mevcutsa yapılması gereken muayenede kulak burun boğaz bölümü, dâhiliye bölümü ve nöroloji bölümünün desteklerine ihtiyaç duyulabilmektedir.
Uykusuzluk ve yorgunluk durumunda ortaya çıkan batmalar uzun süreli olmadıkça normal kabul edilmektedir. Ancak batmanın farklı hastalıkların belirtisi olabileceği de gözden kaçırılmamalıdır. Göze yabancı cisim kaçması, konjunktiva, kornea ve skleranın bütün enfeksiyonları, alerjik hastalıklar, kontakt lens kullanımı ile ilgili sorunlar, göz kurulukları, üveitler ve göz kapağı bozuklukları batma şikâyetine sahip hastalarda ortaya çıkması muhtemel hastalıklardır.
Alerjik hastalıklarda, enfeksiyonlarda, göz kuruluğunda ve göz kapağı hastalıklarında da kaşıntı ve yanma hissi belirtilen şikâyetler arasında yer almaktadır. Varlığında ve uzun sürmesi durumunda kontrol edilmesi gereklidir.
Yoğun çalışma, uykusuzluk, yakın bir şekilde bir işle uğraşma gibi durumlar gözde kızarıklığa sebep olabilmektedir. Bazı kişilerde ise hiçbir sebep olmaksızın gözlerde kızarmalar meydana gelebilmektedir. Kızarıklıklar da değişik göz hastalıklarının belirtisi olarak kabul edilebilmektedir.
Göz kaslarını ve sinirlerini etkileyen diyabet, beyin kanamaları, tiroit hastalıkları gibi hastalıklar kişilerde çift görme durumuna neden olabilmektedir. Sadece bu hastalıklar değil kornea düzensizlikleri ve lekeleri, maküla hastalıkları gibi göz hastalıkları da çift görmeye sebebiyet verebilir. Bu durumda öncelikle çift görmeye sebep olan hastalık tedavi edilmelidir. Sonrasında düzelmeyen çift görmeler için prizmatik camlar, gözlükler ve cerrahi müdahaleler yapılabilmektedir.
Yaşın ilerlemesi ile gözün içerisinde bulunan vitreus denilen saydam sıvı saydamlığını kaybetmeye başlar. Yapışık olduğu yerlerden ayrılan bu sıvı gözün içinde soğan zarı benzeri bir tabaka oluşturur. Bu tabaka da bakılan yerde siyah noktalar veya uçuşan bir sinek görülme hissi gibi durumlar yaratmaktadır.
Göz hastalıklarından korunmak için hiçbir rahatsızlık olmasa bile, bir veya iki yılda bir kez kontroller gerçekleştirilmelidir. Uzun süreli bilgisayar veya televizyon kullanımı göz hastalıklarına davetiye çıkaran diğer bir unsurdur. Uzun süre ekran başında durulması gerektiğinde belirli aralıklarla gözler dinlendirilmelidir. Bir diğer yöntem ise özel yalıtımlı camlara sahip gözlük kullanımları sayılabilir.
Bilgilendirme amaçlıdır.
